köy enstitüsü

the
bu kurumun amacı ilkokul öğretmeni yetiştirmektir. okuldur. 1940 yılında bir yasa ile açılmıştır. ve bu kurum tamamen türkiyeye özgüdür.
seni sectim aybalam
rahmetli dedem köy enstitüsü mezunuydu.gerçekten ne kadar verimli, kaliteli bir eğitim verdiğinin canlı örneğiydi.rahmetli bilgili ve çok mütevazi bir adamdı.kapatılması kesinlikle çok kötü oldu.
caravaggio
Atatürk'ün toprak ağalarını bitirmek ve köylünün kendi toprağını kendisi ekmesi için düşündüğü reformun (toprak reformu) önünde bir engel vardır.
Köylüler tarım konusunda acaip cahil ve teknolojiden yoksundurlar.

İlk yıllar batıdaki hocaları göndermiş eğitmeleri istenmiştir. Ancak kısa zamanda batılı hocalar doğu'dan kaçmanın yollarını aramışlardır.

Buna çare olarak o bölgede yetişip o bölgenin coğrafyasına hakim öğrenci ve eğitimci yetiştirme fikri gelişmiştir. Köy enstitüleri bu mantıkla ortaya çıkmış ve inanılmaz verim elde edilmiştir.

Toprak reformu ve köy enstitülerinin en büyük karşıtı İsmet İnönü ve zaten bir toprak ağası olan Adnan Menderestir.
Atatürk'ün ölmesini beklemişlerdir.

Kaynak : Çetin yetkin - karşı devrim
İsmail hakkı Tonguç - Tonguç'un Köy Enstitüleri
atticus finch
ismet inönü'nün sovyetler birliğini ziyaret edip sbkp'nin işçi/köylü yığınlarını eğitmek için kirsallarda kurdurduğu eğitim merkezlerini incelemesi ve bunu türkiye'ye ufak değişikliklerle kopyalamasiyla oluşturulmuştur. türkiye'ye özgü falan degildir yani.

velhasıl kelam, "cumhuriyet kazanımı" olarak görebileceğimiz neredeyse her sey gibi bu da islamci ve kafatasci demokrat parti iktidarı tarafından yok edilmiştir.
harflervekibrit
Köy enstitüleri köylülerden entelektüel bireyler yaratmak ve yine kendi toprağının insanını köylerden çıkan bu nitelikli bireylerin yetiştirmesi esasıyla kurulmuş hem yerel hem de evrensel dahiyane eğitim kurumlarıdır. Atatürk bu kurumlardan "cumhuriyetin gözbebeği" diye bahseder. Köy kökenli bu halk uyanışı tabiki siyaseti de yönlendiren bazı kalın enselerin işine gelmemiştir. Bütün bu süreci roman şeklinde anlatan nadir gezer'in yazdığı (kendisi de enstitülüdür) "aydınlığa Yürüyenler" adlı kitabı okurken Tonguç Baba'yı anlatan yerlerde gözlerimin dolduğunu söylemeliyim. Çok yazık olmuş be çok...